- öldürmek
- -i1. 打死, 杀死, 弄死; 杀害: kuşu \öldürmek 打死鸟 kendini \öldürmek 自杀 Eline düşersem beni muhakkak öldürürdü. 我要是落在他的手里, 他非杀了我不可。Allah'ın öldürmediğini kim öldürebilir, işte yine iyileştim. 老天爷不让我死, 谁又能让我死?所以我又活过来了。2. 消除, 消灭, 去掉, 打消; 扼杀, 毁掉; 破坏, 损害; 摧残, 压制, 压垮; 杀青: soğanı tuzla ezip \öldürmek 用盐把洋葱杀一杀 Bu adamı içki öldürdü. 酒使这个人丧了命。Mesleği onu öldürüyor. 他的职业有损健康。Savaş birtakım sanayi kollarını öldürdü. 战争毁了许多工业部门。Kuraklık ekinleri öldürdü. 干旱使庄稼都枯萎了。3. 口́ 折磨, 磨难; 使痛苦, 使苦恼, 使痛不欲生, 使绝望; 使极度疲劳: Bu yol bizi öldürdü. 这条路把我们累死了。Onun tutumu karısını öldürüyor. 他的行为使自己的妻子很苦恼。Ancak ders verdiği çocuk, ağır anlıyordu, Bu da onu öldürüyordu. 但是他教的这个孩子头脑迟钝, 也把他折腾得够戗。4. 口́ 白白花费, 白耗费, 白浪费: zamanı \öldürmek 白浪费时间 Bütün bir günü öldürdük. 我们白白浪费了一整天时间。◆ Öldürseler kanı akmaz. (喻执拗的人)就是杀了他, 他也不出血。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.